
Site Language: EN

 dağınık
dağınıkThe room was very untidy after the party.

 Partiden sonra oda çok dağınıktı.
Partiden sonra oda çok dağınıktı.Not organized or clean; messy.
Her desk was always untidy with papers everywhere.
 Masası her zaman dağınıktı, her yerde kağıtlar vardı.
Masası her zaman dağınıktı, her yerde kağıtlar vardı.The garden looked untidy after the storm.
 Fırtınadan sonra bahçe çok dağınık görünüyordu.
Fırtınadan sonra bahçe çok dağınık görünüyordu.He left his clothes untidy on the floor.
 Kıyafetlerini yerde dağınık bıraktı.
Kıyafetlerini yerde dağınık bıraktı.untidy room
 dağınık oda
dağınık odauntidy desk
 dağınık masa
dağınık masauntidy appearance
 dağınık görünüm
dağınık görünümmessy
disorderly
chaotic