Site Language: EN
çalışmakShe had to toil in the fields all day.
Tüm gün tarlalarda çalışmak zorunda kaldı.To work very hard and with effort.
He toiled late into the night.
Gece geç saatlere kadar çalıştı.They toiled together to finish the project.
Projeyi tamamlamak için birlikte çalıştılar.Farmers toil to grow their crops.
Çiftçiler mahsullerini yetiştirmek için çalışıyorlar.toil away
çalışmaktoil in the fields
tarlalarda çalışmaktoil for success
başarı için çalışmaklabor
strive
work hard
çabaThe toil of the workers was evident in the finished product.
İşçilerin çabası bitmiş üründe belirgindi.Hard work or effort, especially over a long period.
Her toil in the garden paid off with beautiful flowers.
Bahçedeki çabası güzel çiçeklerle karşılığını buldu.The athlete's toil during training led to a gold medal.
Sporcunun antrenmandaki çabası altın madalya kazandırdı.They shared the toil of building the new playground.
Yeni oyun alanını inşa etme çabasını paylaştılar.hard toil
zor çabadaily toil
günlük çabatoil and trouble
çaba ve sıkıntılabor
effort
struggle