Site Language: EN
ahududuI love eating fresh raspberries.
Taze ahududu yemeyi çok severim.A small, red or black fruit that is sweet and juicy.
She made a raspberry pie for dessert.
Tatlı için ahududulu turta yaptı.Raspberries are my favorite topping on yogurt.
Ahududu, yoğurdun üzerindeki en sevdiğim sostur.We picked fresh raspberries from the garden.
Bahçeden taze ahududu topladık.fresh raspberries
taze ahududufrozen raspberries
dondurulmuş ahududuraspberry jam
ahududu reçeliberry
fruit
drupaceous fruit
dil çıkarmakHe raspberried when he heard the bad news.
Kötü haberi duyduğunda dil çıkardı.To make a sound with the lips to show disapproval or mockery.
The crowd raspberried the performer after the mistake.
Kalabalık, sanatçı hatasından sonra dil çıkardı.She raspberried at the silly joke he made.
Yaptığı aptalca şakaya dil çıkardı.They raspberried in response to the unfair decision.
Adil olmayan karara tepki olarak dil çıkardılar.raspberry sound
dil çıkarma sesiraspberry noise
dil çıkarma gürültüsüraspberry gesture
dil çıkarma hareketijeer
scoff
mock
