Site Language: EN
demirThe gate is made of iron.
Kapı demirden yapılmıştır.A strong, hard metal used for making tools and building structures.
The fence is made of iron.
Çit demirden yapılmıştır.He lifted the iron bar easily.
Demir çubuğu kolayca kaldırdı.They built the bridge with iron beams.
Köprüyü demir kirişlerle inşa ettiler.iron gate
demir kapıiron fence
demir çitiron tools
demir aletlersteel
metal
ferrous
demirHe has an iron will to succeed.
Başarılı olmak için demir gibi bir iradesi var.Strong and unyielding; tough.
She showed an iron determination to finish the race.
Yarışı bitirmek için demir gibi bir kararlılık gösterdi.His iron resolve helped him overcome many obstacles.
Demir gibi kararlılığı ona birçok engeli aşmasında yardımcı oldu.With an iron grip, she held onto her dreams.
Demir gibi bir kavrayışla hayallerine sarıldı.iron will
demir iradeiron determination
demir kararlılıkiron resolve
demir kararlılıkunyielding
tough
resolute
ütüI need to iron my shirt before the meeting.
Toplantıdan önce gömleğimi ütülemem gerekiyor.To press clothes with a heated tool to remove wrinkles.
She will iron the tablecloth for dinner.
Akşam yemeği için masa örtüsünü ütüleyecek.He forgot to iron his pants for the interview.
Görüşme için pantolonunu ütülemeyi unuttu.Can you iron this dress for me?
Bu elbiseyi benim için ütüleyebilir misin?iron clothes
kıyafet ütülemekiron a shirt
gömlek ütülemekiron out wrinkles
kırışıklıkları gidermekpress
smooth
flatten
