Memoryto
Site Language: EN

A1 English Words

hello

/həˈloʊ/
tr undefinedMerhaba
Main Example

Hello, how are you?

Example context
tr flagMerhaba, nasılsın?
Grammatical Info:
Interjection (int.)

A greeting used to acknowledge someone or get their attention.

Other Example

Hello! It's nice to see you.

tr flagMerhaba! Seni görmek güzel.

Hello there! How's your day?

tr flagMerhaba! Günün nasıl geçiyor?

Hello! What are you up to?

tr flagMerhaba! Ne yapıyorsun?
Synonyms

say hello

tr flagmerhaba de

give a hello

tr flagbir merhaba ver

shout hello

tr flagmerhaba diye bağırmak
Synonyms

hi

hey

greetings

friend

/frɛnd/
tr undefinedarkadaş eklemek
Main Example

I will friend you on Facebook.

Example context
tr flagSeni Facebook'ta arkadaş olarak ekleyeceğim.
Grammatical Info:
Verb (v.)

To add someone to a list of contacts on a social media platform.

Other Example

Can you friend me on Instagram?

tr flagBeni Instagram'da arkadaş olarak ekleyebilir misin?

I just friended her on Twitter.

tr flagOnu Twitter'da yeni arkadaş olarak ekledim.

He wants to friend you on LinkedIn.

tr flagSeni LinkedIn'de arkadaş olarak eklemek istiyor.
Synonyms

friend request

tr flagarkadaşlık isteği

friend list

tr flagarkadaş listesi

friend someone

tr flagbirini arkadaş olarak eklemek
Synonyms

add

connect

link

eat

/iːt/
tr undefinedyemek
Main Example

I like to eat pizza.

Example context
tr flagPizza yemeyi severim.
Grammatical Info:
Verb (v.)

To take in food through the mouth.

Other Example

I want to eat an apple.

tr flagBir elma yemek istiyorum.

They eat lunch at noon.

tr flagÖğle yemeğini öğlen yerler.

She likes to eat ice cream.

tr flagDondurma yemeyi sever.
Synonyms

eat dinner

tr flagakşam yemeği yemek

eat breakfast

tr flagkahvaltı yapmak

eat snacks

tr flagatıştırmalık yemek
Synonyms

consume

devour

ingest

happy

/ˈhæpi/
tr undefinedmutlu
Main Example

She felt happy when she received the gift.

Example context
tr flagHediyeyi aldığında mutlu hissetti.
Grammatical Info:
Adjective (adj.)

Feeling or showing pleasure or contentment.

Other Example

He was happy to see his friends.

tr flagArkadaşlarımı gördüğüne mutlu oldu.

The children were happy playing in the park.

tr flagÇocuklar parkta oynarken mutluydu.

I feel happy when I listen to music.

tr flagMüzik dinlerken mutlu hissediyorum.
Synonyms

happy birthday

tr flagdoğum günün kutlu olsun

happy hour

tr flagindirimli saatler

happy ending

tr flagmutlu son
Synonyms

joyful

cheerful

content

quickly

/ˈkwɪkli/
tr undefinedhızla
Main Example

She ran quickly to catch the bus.

Example context
tr flagOtobüse yetişmek için hızla koştu.
Grammatical Info:
Adverb (adv.)

In a fast manner; with speed.

Other Example

He finished his homework quickly.

tr flagÖdevini hızla bitirdi.

The dog ran quickly after the ball.

tr flagKöpek topun peşinden hızla koştu.

She spoke quickly during the presentation.

tr flagSunum sırasında hızlıca konuştu.
Synonyms

move quickly

tr flaghızlı hareket etmek

react quickly

tr flaghızlı tepki vermek

think quickly

tr flaghızlı düşünmek
Synonyms

rapidly

swiftly

hastily

Tam listeye ücretsiz eriş – hemen Uygulamayı indir!Uygulamayı İndir

A1 İngilizce Kelimeler

kelimeler/ifadeler1187

Hoş geldiniz, 1,000'den fazla temel İngilizce kelime ve ifadeyle heyecan verici bir yolculuğa hazır olun! Bu kapsamlı destede, öğrenme tutkunuzu ateşlemek için tasarlanmıştır ve size çeşitli konuşma parçalarından basit, pratik ve sıkça kullanılan kelime dağarcığını sunar. A1 seviyesinde İngilizce maceranıza başlıyor olun ya da temelinizi pekiştirmek istiyor olun, bu kelimeler size günlük durumlarda etkili iletişim kurmanıza olanak sağlayacaktır. Güven kazanmanız ve akıcılığınızı artırmanız için İngilizce dilinin zenginliğini keşfedin. Bu dil yolculuğuna birlikte çıkalım!

Terms
....
....
....
....
....
1 10

Daha Hızlı ve Derin Öğren!

Hemen öğrenmeye başla!
google play memoryto app
MockUp

Memoryto uygulamasını indir!

Güçlü ücretsiz resimli sözlük ve flaşkartlarla.